16 Temmuz 2020 Perşembe
PANDEMİ SÜRECİNİN ÖĞRETTİKLERİ
Kolay değildi.. Mart ortasında başlayıp Haziran başında gerilemeye başlayan pandemi süreci hepimizi yordu ve hayatımızda, kişiliklerimizde, yaşam biçimimizde derin ve kalıcı değişiklikler yaptı.
Bir hekim olarak virüs enfeksiyonlarından nasıl korunacağımı, enfekte olma durumunda neler yapılabileceğini ve iyileşme sürecini az çok bilmeme rağmen, Covid-19 hakkında duyduklarım, okuduklarım, bugüne kadar öğrendiklerimi tekrar sorgulamama neden oldu. Bir kere, bu virüs, bütün ezberleri bozup çok çeşitli yollardan bulaşabiliyor ve enfeksiyon durumunda çeşitli şekillerde hastalık oluşturabiliyordu. %90 iyileşme oranını bilmeme rağmen, ben de herkes gibi önlemleri had safhada alarak bu süreci atlattım. Atlattım diyorum ama, önümüzdeki dönem neler olacağı hakkında da pek bir fikrim yok ve medyada okuduklarım da net bir şey söylemiyor..
Bu süreçte hepimiz çok çeşitli bilgi kaynaklarından beslendik ve pandemi hakkında hepimizin kafası çok karıştı. Çeşitli uzmanların bazen birbirine zıt açıklamalar yapmaları da her şeyin üstüne tuz biber oldu.
Pandemi sürecinde:
Alışverişlerimizi büyük bir dikkatle yaptık, toplu alanlara girmemeye çalıştık.
Daha önceden alıp giyemediğimiz ayakkabılarımız ve giysilerimizi görünce, tüketim sevdamızın ne kadar gereksiz olduğunu farkettik.
İşlerimiz ve hayat koşuşturmacası arasında görmek için bahane yaratmadığımız sevdiklerimizin ne kadar değerli olduğunu, bir el sıkışmanın, sıcacık bir kucaklaşmanın değerini anladık.
Daha önceleri hayatın ne kadar zorlaştığından ve insanlardan yakınırken, bir günü layıkıyla yaşamanın ve sağlıklı kalabilmenin en önemli şey olduğunu bize ufacık bir virüs öğretti.
Tüm dünya insanlarının bir virüsün karşısında nasıl da eşitlendiğini ve kimsenin diğerinden farkı olmadığını öğrendik.
Hep kendi iyiliğimizi ve refahımızı düşünürken, bireyin, yani parçanın iyiliğinin bütünün iyiliğinden ayrılamayacağını öğrendik. Öyle ya, bu beladan tek başına kurtulmaya çalışmak imkansızdı, tüm dünyanın kurtuluşuyla mümkündü her birimizin kurtuluşu..
Kısacası, aslında tüm dünya insanlarının düşünüşünde çok büyük değişimler yarattı bu süreç. Ve bundan sonra dünya asla eski dünya olmayacak; ben kendi adıma, sevginin ve iyiliğin daha fazla ön plana çıkacağını, bencilliğin, benmerkezciliğin yerini toplum ve insan sevgisinin alacağını düşünüyorum ve buna inanıyorum.
Sağlıklı, neşeli ve huzurlu günler dileğiyle..
Doç. Dr. Funda Aksu
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)